BAU’lu Akademisyenler Avrupa Bilim ve Sanat Akademisinde

BAU’lu Akademisyenler Avrupa Bilim ve Sanat Akademisinde

Dünyanın en prestijli akademik ağlarından biri olan Avrupa Bilim ve Sanat Akademisi (EASA), bu yıl gerçekleştirilen genel kurulda Bahçeşehir Üniversitesinden dört akademisyeni üyeliğe kabul etti. BAU Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serdar Durdağı, BAU İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ulaş Sunata ve BAU Konservatuvarı öğretim üyesi Dr. Erman Türkili, EASA’nın yeni üyeleri arasında yer aldı. Geçtiğimiz yıl üyeliği kabul edilen Doç. Dr. Derya Gürses Tarbuck ile birlikte BAU’lu akademisyen üye sayısı dörde yükseldi.

Beşeri bilimlerden tıbba, sanattan doğa bilimlerine kadar pek çok alanda çalışan ve aralarında Nobel Ödülü sahibi isimlerin de bulunduğu yaklaşık iki bin akademisyenin yer aldığı EASA, disiplinler arası ve uluslararası çalışmalarıyla öne çıkan akademisyenleri bünyesine katıyor.

BAU’da Disiplinler Arası Çalışmalar Uluslararası Karşılık Buluyor

EASA üyelik sürecinde adayların bilimsel üretimleri kadar, disiplinler arası yaklaşımları ve uluslararası etki alanları da dikkate alınıyor. Bu kapsamda Bahçeşehir Üniversiteli akademisyenlerin farklı alanlarda yürüttükleri çalışmalar değerlendirmeye alındı.

Yapay zekâ destekli ilaç tasarımı ve geliştirme alanındaki çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Serdar Durdağı, bu üyeliği birlikte üretilen bilginin ve kurulan akademik iş birliklerinin bir sonucu olarak gördüğünü ifade etti. Göç ve sosyoloji alanındaki çalışmalarıyla bilinen Prof. Dr. Ulaş Sunata ise yürüttükleri araştırmaların Avrupa bağlamında değer görmesinin önemine dikkat çekti.

Türkiye’den Müzik Alanında Seçilen İlk İsim

BAU Konservatuvarı öğretim üyesi Dr. Erman Türkili, erken yaş ve otizm alanında geliştirdiği eğitim metotlarıyla tanınıyor. Türkili, müzik alanında Türkiye’den EASA’ya seçilen ilk akademisyen oldu. Bu üyeliğin hem kişisel hem de ülke adına güçlü bir temsil anlamı taşıdığını ifade etti.

2024 yılında EASA üyeliği kabul edilen Doç. Dr. Derya Gürses Tarbuck ise BAU’dan dört akademisyenin bu akademide yer almasının, üniversitenin uluslararası akademik görünürlüğünü artırdığını vurguladı.

BAU CAMPUS’un Tarihsel Zemini ve Akademik Süreklilik

BAU’lu akademisyenlerin uluslararası düzeyde elde ettiği bu başarılar, Bahçeşehir Üniversitesinin akademik sürekliliğe dayanan yaklaşımıyla da örtüşüyor. BAU CAMPUS, bu sürekliliğin mekânsal karşılıklarından biri olarak öne çıkıyor.

Bugün BAU CAMPUS’un yer aldığı alanda bulunan Gazi Osman Paşa Yalısı, 1879–1881 yılları arasında inşa edildi. Yapı, 1915–1927 yılları arasında okul olarak kullanılarak eğitimle doğrudan ilişkilendi. Cumhuriyet döneminde de bu işlevini sürdüren yapı, zaman içinde yıkıldı ve uzun yıllar boş kaldı.

Bahçeşehir Üniversitesi, 2024–2025 döneminde bu tarihsel yapıyı ihya ederek yeniden eğitime kazandırdı. BAU CAMPUS’un tarihsel arka planı, bugün burada yürütülen akademik üretimlere yalnızca fiziksel değil, düşünsel bir derinlik de kazandırıyor. Geçmişte eğitimle kurulan bağ, bugün uluslararası bilimsel ağlarda yer alan akademisyenlerle yeniden görünür hâle geliyor.

Başvuru formunu doldurun, hemen size geri dönüş yapalım!

veya bize direkt olarak ulaşın:

info@bau.edu.tr

Gelişmelerden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun.

Başvuru formunu doldurun, hemen size geri dönüş yapalım!

veya bize direkt olarak ulaşın:

info@bau.edu.tr

Gelişmelerden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun.

Başvuru formunu doldurun, hemen size geri dönüş yapalım!

veya bize direkt olarak ulaşın:

info@bau.edu.tr

Gelişmelerden haberdar olmak için e-bültene kayıt olun.